Göz Altı Işık Dolgusu

Dolgu işlemi sırasında, ışık dolgusu yani Hyaluronik asit yavaş bir şekilde deri üstünden verilir. Dolgu işlemi öncesinde kişiye lokal anestezi yapılır. Böylece uygulama sırasında herhangi bir ağrı ya da acı hissedilmez. Lokal anestezi haricinde kullanılan jel madde, aynı zamanda antiseptik özelliklere sahiptir.

Dolgu işlemi sırasında, kullanılacak olan dolgu malzemesi, hastanın gözü önünde açılır. Böylece steril ortamda, steril işlem yapıldığı hasta tarafından gözlemlenmiş olacaktır.

Göz altı ışık dolgusu özel bir enjektör yardımıyla, göz kapağının hemen altındaki bölgeye, Hyaluronik asit aktarılır. Bu enjektör sivri olmayan özel bir yapıya sahiptir. Böylece uygulama sonrasında göz altı bölgesinde herhangi bir morluk ya da ödem riski oluşmaz. İşlem sırasında kullanılan özel kanüller sayesinde göz altında oluşabilecek hacim kayıplarının önüne geçilmiş olur.

Hyaluronik maddesi asidik özelliklere sahip bir maddedir ve zamanla erir. Herhangi bir sorun olması durumunda, Hyaluronidaz maddesi ile eritilebilir. Hyaluronik madde seçimi, gözaltına uygun olacak şekilde yapılır ince yapılı Hyaluronik dolgular, en çok tercih edilen ve herhangi yan etkisi olmayan dolgu malzemeleridir.

Bazı kişilerde, sağ ve sol göz kapağı altı bölgelerinde fark olabilir. Dolgu işlemi sırasında doktor, bu farkları gözeterek, sağ ve sol göz altı bölgelerinde farklı miktarda dolgu maddesi kullanır. Dolgu tamamlandıktan sonra, enjektörde kalan az miktar dolgu malzemesi, rötuş işlemleri için kullanılır.

Dolgu işlemi yaklaşık olarak 15-20 dakika aralığında tamamlanır. İşlem sırasında dolgu etkisi kendisini hemen gösterir. Gözaltı morluklarında belirgin bir aydınlanma olur. Ancak yapılan işlemin etkileri tam olarak, zaman içerisinde kendisini gösterecektir. İşlemin hemen ardından göz altı çevresinde hafif kızarıklıklar meydana gelebilir. Ancak bu kızarıklıklar 4-5 saat gibi bir sürede tamamen kaybolur. İşlemin olumlu sonuçları yaklaşık olarak 1-1,5 yıl kadar devam eder.

Işık dolgusu tam da bu hastalarda, özellikle belirgin yağ torbalanması yoksa oldukça iyi sonuç vermektedir. Boşluk olan kısma enjekte edilen hyaluronik asid dolgular ya da yağ transferleri kapak-yanak geçişini daha düz hale getirmeyi amaçlar. Daha düz bir yüzeyden ışık daha parlak geri yansıdığı için genellikle göz altına yapılan dolgular ‘ışık dolgusu’ adıyla bilinmektedir. Anatomik olarak göz çevresine detaylı hakim olan ellerde ışık dolgusu oldukça güvenilir ve etkin bir yöntemdir, ancak bu bölgeye hakim olunmadığı ve özellikle yüzeyel uygulama yapıldığı durumlarda ömür boyu kalıcı olan bir şişkinlik ve mavimsi renk yansıması olabilmektedir.

Işık dolgusu çok ciddi alerjik bünyeli hastalarda (astım atağı, şiddetli saman nezlesi),alt kapakta lenfatik drenaj bozukluğu olan hastalarda uygulanmamalıdır. Ayrıca eğer alt kapakta yağ torbaları belirginse, kapak gevşekliği varsa, ciltte belirgin elastikiyet kaybı mevcutsa, dolgu uygulaması uygun değildir, hatta dolgu ile problem daha da belirgin hale gelebilir. Bu detay ile elmacık dolgusu, göz altı torba mezoterapileri ve lazer tedavilerine başvurmak gerekir.